Annesinden ve babasından bir şekilde ayrılmış çocukların sayısı günümüzde 150 milyonu aşmış durumda. Özellikle savaş bölgelerinde yoğunlaşan yetim çocukların dünyamızda birçok tehditle baş başa kalmış, ilgiye ve sevgiye muhtaç bu çaresiz kardeşlerimiz, organları uğruna, fayda sağlanmak uğruna, terör örgütleri suç örgütleri tarafından savunmasız yakalanarak kötü emellere alet edilmektedir.
Yanlış yollara yönlendirilen, açlık ve yoksulluk çeken yetimlere Hızıreli olmak için yetimhaneler kurarak onların barınma, giyinme yeme içme gibi temel ihtiyaçlarını, insanlık vazifesi olarak, kimsesiz kalmış bu kulları Allah'ın emanetlerini koruyup kollamayı, kötülüklerden korumayı kendimize görev edindik.
Kendisi de yetim olan Allah Rasûlü (SAV) yetimler üzerine büyük bir şefkatle titrerdi. Zira Kur'ân-ı Kerîm'de yetimin muhâfazasına dâir pek çok âyet-i kerîme mevcuttur.
“Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız.”Hadisin ravisi Malik İbni Enes, -Peygamber Aleyhisselam'ın yaptığı gibi- işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi. (Müslim, Zühd 42.)
“Sana (Allah yolunda) ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: Maldan harcadığınız şey, ebeveyn, yakınlar, yetimler, fakirler ve yolcular için olmalıdır. Şüphesiz Allah yapacağınız her hayrı bilir.” (Bakara Sûresi, 215. Ayet)